Zaman, sömürgeciliğin en karanlık dönemine aittir. 1857 yılında, İngiliz Doğu Hindistan Şirketi, Hint yarımadasını demir pençesiyle ezmektedir. Fakat tüm bu baskının ortasında, küllerinden doğmak üzere olan bir isyan kıvılcımı parlamaya başlar. Genç bir prens olan Nemo, ailesini katliamda, ülkesini ise ihanetle kaybettikten sonra tek bir amaç uğruna yaşamaya başlar: İntikam. Kalpani Ceza Kolonisi'ne sürgün edilir, ancak burada bile kaderin ona sunduğu fırsatı değerlendirmeyi başarır. Şirketin emriyle inşa edilen zırhlı denizaltı Nautilus, onun kurtuluş planının merkezine yerleşir. Başlangıçta bilimsel araştırmalar için tasarlanan bu su altı devi, Nemo’nun elinde bir direnişin ve hesaplaşmanın simgesi haline gelecektir. Bu plan, asla geri dönüşü olmayan bir yolculuğun ilk adımıdır.
Nemo, yıllarca susturulmuş ve zincire vurulmuş mahkumlardan güvenilir bir ekip kurar. Onların her biri sistemin görmezden geldiği, dışladığı ama hâlâ içinde ateş taşıyan ruhlardır. Nautilus'u büyük bir risk alarak ele geçiren grup, Müdür Crawley’nin denizaltıyı Bombay’a sevk etme emrini öğrenince zamanla yarışmaya başlar. Kaçış anı gelmiştir. Hint Okyanusu’na doğru yapılan bu kaçış, sadece fiziksel bir firar değildir; bu, özgürlük arayışının, geçmişle hesaplaşmanın ve sömürge düzenine karşı başlatılan bir savaşın ilanıdır. Nemo’nun hedefi nettir: Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin çarklarını kırmak, Hindistan’ın zincirlerini sonsuza dek parçalamaktır.