1934 yılının Londra'sında, tiyatro sahnesine adım atan herkesin korkulu rüyası haline gelen tek bir adam vardır: Jimmy Erskine. Daily Chronicle gazetesindeki köşesinde yazdığı her satır, kariyerleri yerle bir eden birer infaz hükmü niteliği taşımaktadır. Tarafsızlıkla ilgisi olmayan yorumları, beğenmediği her sanatçıyı acımasızca silip süpürmektedir. Erskine'in yeni hedefi ise sahneye taze bir soluk getiren genç ve tutkulu aktris Nina Land olur. Nina'nın gösterişli hayatı ve sahnedeki ateşli varlığı, her zaman Jimmy'nin keskin mizah anlayışını kışkırtmıştır. Ancak Jimmy’nin dünyası sadece zehirli eleştirilerden ibaret değildir; şatafatlı partiler, sonu gelmeyen sarhoşluklar ve genç sekreteri Tom’a karşı gösterdiği hastalıklı sahiplenme arzusu da hayatının birer gerçeğidir.
Fakat Daily Chronicle'ın yeni sahibi David Brooke'un gelişiyle Jimmy'nin kurduğu bu gösterişli imparatorluk çatırdamaya başlar. Brooke, Erskine’in sınırsız gücüne son vermeye kararlıdır. Bu süreçte, Nina, Jimmy'nin gazabından kurtulabilmek ve sahnede varlığını sürdürebilmek için her şeyi göze alır. Ancak Jimmy, onu şeytani bir pazarlığa zorladığında, Nina kendini entrika, ihanet ve cinayetle örülü ölümcül bir oyunun tam merkezinde bulur.